Reci Olayı: Müslüman Öğreticilerin Şehit Edilmesi

Hicri 4. yılda (Miladi 626) gerçekleşen ve hem Hz. Muhammed (s.a.s) hem de tüm Müslümanlar için derin bir üzüntü kaynağı olan Reci Olayı, müslüman öğreticilerin, müşrikler tarafından pusuya düşürülüp şehit edilmesiyle sonuçlanan trajik bir olaydır. Olayın detayları kaynaklarda şu şekilde aktarılmaktadır:

Medine civarında Adal ve Karra adlı iki kabile yaşamaktaydı. Bu kabilelerin ileri gelenleri, Hz. Peygamber (s.a.s)’e başvurarak İslam’ı öğrenmek ve dinlerini daha iyi kavrayabilmek için muallim ve öğreticiler istemişlerdir. Peygamber, İslam’ın yayılması için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadığını göstererek, Asim b. Sâbit liderliğinde on kişilik bir öğretmen grubunu bu kabilelere göndermiştir. Grup, başlarına ne geleceğinden habersiz bir şekilde yola çıkarak Adal ve Karra kabilelerine doğru ilerlemiştir.

Ancak, söz konusu grup, Mekke ile Usfan arasındaki Reci adı verilen bir bölgede, Hüzeyl kabilesine ait bir pusuya düşürülmüştür. Hüzeyl kabilesi, bir anlaşma yaparak, bu müslümanları yakalayıp Mekke’deki müşriklere satmaya karar vermiştir. Müslümanlar, Hüzeyl’in okçularından oluşan yaklaşık iki yüz kişilik bir çetenin saldırısına uğramış ve kendilerini savunmaya çalışarak bir dağa sığınmışlardır.

Hüzeyl kabilesi, müslümanlara teslim olmaları halinde hayatlarının bağışlanacağını vaat etmiş, ancak grup lideri Âsim b. Sâbit, teslim olmanın İslam’a ihanet olacağını belirterek buna karşı çıkmıştır. Çarpışmada, Âsim ve yedi arkadaşı şehit olmuştur. Müslümanların cesetlerine arılar üşüşünce, Kureyşliler Âsim’in kafatasını almayı başaramamışlardır. Ancak, Zeyd ve Hubeyb isimli iki müslüman teslim olmuş ve müşrikler tarafından Mekke’ye satılmışlardır.

Zeyd, Safvan b. Umeyye tarafından satın alınmış ve onun huzurunda idama mahkum edilmiştir. Safvan, Zeyd’e hayatını bağışlama karşılığında Hz. Muhammed’i öldürmesini teklif ettiğinde, Zeyd, “Canım O’nun yoluna feda olsun!” diyerek bu teklifi reddetmiştir. Bu cevabı karşısında, Ebu Süfyan, Zeyd’in Hz. Muhammed’e olan sevgisini takdir etmiştir. Zeyd, acımasızca katledilmiş, ardından Hubeyb de benzer bir şekilde idam edilmek üzere Mekke’ye gönderilmiştir.

Hubeyb, idam edilmeden önce son bir dilekte bulunarak iki rekât namaz kılma izni istemiştir. Namaz esnasında, “Ben Allah yolunda müslüman olarak öldürülürken, canıma ne şekilde kıyılacağına ehemmiyet vermem; ölümüm yalnızca Allah’ın iradesindedir,” diyerek bu anlamlı beyti söylemiştir. Bu namaz, idama mahkum olan Müslümanlar için bir gelenek halini almıştır. Hubeyb de, müşrikler tarafından acımasızca şehit edilmiştir.

Bu olay, Hz. Peygamber (s.a.s) ve Müslümanlar için büyük bir üzüntü kaynağı olmuş, bu kahraman şehitler için mersiyeler söylenmiş, ve olayın ardından müslümanlar, zalim müşriklere karşı daha da güçlenme kararlılığına sahip olmuşlardır.

Bir yanıt yazın 0

Your email address will not be published. Required fields are marked *