Necâşî (Necaşi Ashameh) kimdir?
Necâşî (Necaşi Ashameh), Habeşistan’ın (bugünkü Etiyopya’nın) hükümdarına verilen unvandır ve özellikle Ashame bin Ebcer adlı Necâşî, İslam tarihinde önemli bir yere sahiptir. Ashame, Hz. Muhammed (s.a.v.) döneminde Habeşistan’da hüküm sürmüş ve İslam’a olumlu yaklaşımıyla tanınmıştır. Özellikle Müslümanların ilk hicretini kabul eden hükümdar olarak bilinir.
Necâşî’nin İslam Tarihindeki Rolü
Necâşî, Peygamberimiz’in (s.a.v.) tebliğine destek olan ilk gayrimüslim liderlerden biridir. İslamiyet’in ilk yıllarında Mekke’de Müslümanlara karşı yapılan ağır zulümlerden kaçan bir grup sahabe, Habeşistan’a hicret etmiş ve Necâşî’nin korumasına sığınmıştır. Bu olay, Birinci Habeşistan Hicreti (M. 615) olarak anılır. Necâşî, Müslümanların durumunu anlayışla karşılamış ve onları Mekke müşriklerine teslim etmeyerek koruma altına almıştır.
Habeşistan’a Hicret
Müslümanların Habeşistan’a hicreti sırasında sahabeler arasında şu isimler bulunuyordu:
- Hz. Osman ve eşi Hz. Rukiyye (Peygamberimizin kızı),
- Cafer bin Ebi Talib ve eşi Esma bint Umeys,
- Abdurrahman bin Avf,
- Zübeyr bin Avvam.
Toplamda yaklaşık 15 kişi ilk kafileyi oluşturmuş, ikinci kafilede ise bu sayı 100 kişiye ulaşmıştır. Necâşî, Müslümanların Mekke müşriklerinin zulmünden kaçarak kendisine sığınmalarını büyük bir insanlık örneği göstererek kabul etmiştir.
Necâşî’nin Adaleti ve İslam’a Yaklaşımı
Mekke’nin müşrik liderleri, Habeşistan’a elçiler göndererek Necâşî’den, Müslümanların iadesini istemiştir. Necâşî, bu talepleri değerlendirmek için bir duruşma düzenlemiştir. Cafer bin Ebi Talib, Necâşî’nin huzurunda Kur’an’dan Meryem Suresi’nden ayetler okumuş ve İslam’ın mesajını anlatmıştır. Bu ayetlerde Hz. Meryem ve Hz. İsa’nın hikmet dolu hayatı ele alınmıştır. Necâşî, İslam’ın öğretilerinden etkilenmiş ve Müslümanları müşriklere teslim etmeyi reddetmiştir.
Kendisinin şu sözleri meşhurdur:
“Bu okuduklarınız ile bizim dinimiz arasındaki fark, şu çizgi kadar bile değildir.”
Necâşî’nin Müslüman Oluşu
Necâşî’nin daha sonra İslam’ı kabul ettiği rivayet edilir. Hz. Muhammed (s.a.v.), Necâşî’ye bir mektup yazarak onu İslam’a davet etmiştir. Necâşî’nin bu daveti kabul ederek Müslüman olduğu, ancak bunu halkına açıkça duyurmadığı söylenir.
Necâşî’nin vefat haberini Hz. Peygamber (s.a.v.) aldığında, onun için gıyabî cenaze namazı kıldırmıştır. Bu, İslam tarihinde bir gayrimüslim ülkede hüküm süren bir lider için kılınan ilk gıyabî cenaze namazıdır. Necâşî için yapılan bu dua, onun İslam’a olan samimi bağlılığını ve Hz. Peygamber’in ona olan sevgisini gösterir.
Necâşî’nin Önemi
- Adalet ve Hoşgörü Örneği: Necâşî, adaletiyle tarihe geçmiş bir liderdir. Müslümanları koruyarak insan haklarına ve inanç özgürlüğüne saygı göstermiştir.
- İslam’a Katkısı: İslam tarihindeki ilk hicret olayına ev sahipliği yaparak İslam’ın korunmasına önemli bir katkıda bulunmuştur.
- Hristiyan-Müslüman İlişkileri: Necâşî’nin tavrı, iki din arasındaki saygı ve anlayışın erken bir örneğidir.
Sonuç
Necâşî, İslam tarihinde eşsiz bir yere sahiptir. O, zalim müşriklere karşı mazlum Müslümanların yanında durarak adaletin simgesi olmuştur. Hz. Peygamber’in (s.a.v.) ona duyduğu saygı ve vefa, Müslümanların Necâşî’ye duyduğu minnettarlığı perçinlemiştir. Necâşî’nin hayatı, dinler arası hoşgörünün ve adaletin güzel bir örneğidir.