Alevîlik Tarikâtı

Alevîlik, İslam’ın bir yorumu olarak, özellikle Türkler ve Araplar arasında yaygın olan, kendine özgü inanç ve ritüellere sahip bir inanç sistemidir. Alevîlik, genellikle Şiilik ile ilişkilendirilse de, özgün öğretileri, uygulamaları ve tarihi bakış açısıyla ayrılan bir tarikat ve inanç geleneği oluşturur. Alevîlik, sadece bir mezhep veya tarikat olmanın ötesinde, bir yaşam tarzı ve toplumsal düzen olarak da kabul edilir.

Alevîlik Tarikatının Kökenleri ve Tarihi:

  1. İslam’ın Erken Dönemlerinden Etkiler: Alevîlik, tarihsel olarak Şii İslamına dayanmakla birlikte, özellikle Ali bin Ebu Talib’e ve On İki İmamlara duyulan sevgi ve saygıya bağlı olarak gelişmiştir. Alevîler, Ali ve On İki İmamların ruhani liderliklerini kabul eder ve onları Allah’ın yeryüzündeki temsilcileri olarak görürler.
  2. İslam Sonrası Gelişmeler: Alevîlik, 10. ve 11. yüzyıllarda Orta Doğu’da şekillenmeye başlamış, özellikle Fâtımîler ve daha sonra Safevîler döneminde önemli bir gelişim göstermiştir. Bu dönemde Alevîlik, Şii inançlarının etkisi altında Fars, Türk ve Arap kültürlerinin birleşiminden doğan bir inanç sistemine evrilmiştir.
  3. Safevî Devleti ve Alevîlik: Safevîler, 16. yüzyılda Alevîlik ile doğrudan ilişkilendirilen Şii bir yönetim tarzı benimsemiş ve Alevîlik düşüncesinin yayılmasında önemli bir rol oynamıştır. Ancak, Safevîler döneminde Alevîlik, özellikle Sünni İslam’la olan ilişkilerde çeşitli zorluklar yaşamıştır.
  4. Osmanlı Dönemi: Osmanlı İmparatorluğu’nda da Alevîlik varlığını sürdürmüştür. Alevîler, çoğunlukla şamanizm, yerel inançlar ve İslam öğretilerinin birleşimi olan bir inanç sistemi geliştirmiştir. Osmanlı yönetimi, zaman zaman Alevîlere karşı baskılar yapmış, ancak Alevîler özgürlüklerini ve inançlarını koruyarak varlıklarını sürdürmüşlerdir.

Alevîlik İnançları ve Temel Öğretiler:

Alevîlik, Ali bin Ebu Talib ve On İki İmamlara sevgi ve saygı gösterisiyle başlar. Alevîler, Ali’yi İslam’ın gerçek lideri olarak kabul ederler ve onun öğretilerini temel alırlar. Alevîlikte, Hz. Ali‘nin ilahi bilgi ve hikmetteki yüksek mertebesi ve hakkaniyet anlayışı ön plandadır. Alevîler ayrıca İmam Ali‘nin manevi öğretileri, tarikat disiplinleri ve İslam’ın batınî yorumları ile derin bir mistik yaşam sürerler.

  1. Tevhid ve Vahdet-i Vücud (Birlik): Alevîler, Allah’ın birliğini kabul ederler, ancak aynı zamanda Vahdet-i Vücud öğretisini de savunurlar. Bu öğretide, Allah ile yaratılan her şeyin birliği vurgulanır. İmam Ali, Allah’ın yeryüzündeki tezahürü olarak kabul edilir ve bu öğretiye göre, insan ve Allah arasında bir ayrım yoktur; her şey bir bütündür.
  2. Ali’ye Olan Sevgi: Ali bin Ebu Talib, Alevîlik inançlarının temelini oluşturur. Ali, İslam’ın gerçek lideri olarak kabul edilir ve onun öğretileri, Alevîlerin yaşam biçimini belirler. Ali’ye olan sevgi, imanın temel taşlarındandır. Alevîler, Ali’nin erdemlerine, bilgeliğine ve adalet anlayışına sıkı sıkıya bağlıdırlar.
  3. On İki İmamlar: Alevîlikte On İki İmamlara inanılır. İmam Ali’nin soyundan gelen bu İmamlar, dini ve manevi liderler olarak kabul edilir. İmamların, Allah’tan aldıkları bir ilahi bilgiye sahip olduklarına inanılır ve Alevîler, onların öğretilerine ve yaşam tarzına büyük bir saygı gösterirler.
  4. Öğreti ve Batınî Anlayış: Alevîlik, batınîlik anlayışına dayanır, yani dışsal ritüeller ve semboller, derin anlamlar ve içsel öğretiler aracılığıyla yorumlanır. Alevîler için dini ritüeller, sadece dışsal davranışlardan ibaret değildir; her ritüel ve hareketin batınî bir anlamı vardır.
  5. İmamet ve Rehberlik: Alevîlikte imamlar, sadece dini değil, aynı zamanda manevi ve ahlaki rehberlik de sağlar. Alevîler, imamların Allah’a daha yakın olan kişiler olduğuna inanırlar ve onları gönüllü rehber olarak kabul ederler.

Alevîlikte Ritüeller ve İbadetler:

  1. Cemevi (Toplanma Yeri): Alevîlerin dini toplantıları, Cemevi adı verilen yerlerde yapılır. Cemevi, namaz kılmak, dersler almak, dua etmek ve cem yapmak gibi dini faaliyetlerin yapıldığı yerdir. Cemevi’ndeki ritüeller, toplumsal bir bağ kurmak, birlik ve dayanışma oluşturmak amacıyla yapılır.
  2. Cem (Toplanma ve Dua): Alevîlerin en önemli ibadetlerinden biri cemdir. Cem, toplu dua ve ibadet anlamına gelir ve dervişler tarafından yönetilen bir toplanmadır. Cem sırasında, sema, dua ve nefeslerle Allah’a yakınlaşılır.
  3. Alevî Alevî Düğün ve Cenaze Törenleri: Alevîlikte düğünler ve cenaze törenleri de özel ritüellere sahiptir. Alevî düğünlerinde, dede veya pir tarafından yapılan dua ve törenler, yeni bir hayatın başlangıcını kutsar. Cenaze törenleri de sevgiliye son veda anlamı taşır ve dini bir öğreti olarak görülür.
  4. Muharrem Ayı ve Aşura: Muharrem ayı ve özellikle Aşura günü, Alevîler için çok önemlidir. Bu dönemde Hz. Hüseyin‘in Kerbela’da şehit edilmesi anılır. Alevîler, bu günde matem tutar ve dualarda bulunurlar, bu aynı zamanda Allah’a yakınlaşmak ve ruhaniyet kazanmak için bir fırsattır.

Sonuç:

Alevîlik Tarikatı, özellikle Ali bin Ebu Talib ve On İki İmamlara duyulan sevgi, birlik ve vahdet anlayışıyla şekillenen bir inanç sistemidir. Tasavvufi öğretiler, batınîlik, insan ve Allah birliği gibi öğretilerle karakterizedir. Alevîlik, sadece dini ritüeller ve ibadetlerden ibaret olmayıp, aynı zamanda bir yaşam tarzı ve toplumsal dayanışma biçimidir. Alevîlerin yaşamındaki öğretiler, hem manevi hem de toplumsal anlamda önemli bir yer tutar.