Üveys(Veysel) el-Karani’nin Hayatı

Üveys el-Karani (Ö. 657), İslam tarihinde derin bir iz bırakmış olan ve tasavvufun önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen büyük bir zahid ve Allah dostudur. Asıl adı Üveys bin Âmir el-Karani’dir. Yemen’in Karin köyünde doğduğu için “el-Karani” lakabını almıştır. Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) zamanında yaşamış, ancak onunla yüz yüze görüşme imkânı bulamamıştır. Bu nedenle “tâbiûn” neslinin büyüklerinden biri olarak kabul edilir.

Hayatı

Üveys el-Karani’nin hayatına dair bilgiler, büyük ölçüde rivayetlerden ve İslam tarihçilerinin aktardıklarından oluşur. Kendisi Yemen’de fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Babasını erken yaşlarda kaybetmiş, annesine büyük bir bağlılıkla hizmet etmiştir. Hayatını çobanlık yaparak kazanmıştır.

Üveys el-Karani, Allah’a olan derin sevgisi, ibadeti ve annesine gösterdiği büyük hürmet ile tanınmıştır. Onun, Peygamber Efendimiz’e (s.a.v.) olan sevgisi ise efsanevî bir boyuttadır. Ancak, hasta annesine bakma sorumluluğundan dolayı Peygamber Efendimiz’i (s.a.v.) ziyaret edememiştir.

Peygamberimiz’le Görüşememesi

Üveys el-Karani’nin hayatındaki en dikkat çekici olaylardan biri, Peygamber Efendimiz’i (s.a.v.) görememesidir. Bir gün, Peygamber Efendimiz’i görmek için Medine’ye gitmiş, ancak o sırada Peygamber Efendimiz bir seferde olduğu için görüşememiştir. Üveys, annesinin yanında bulunması gerektiği için fazla kalmadan Yemen’e geri dönmüştür. Peygamberimiz (s.a.v.), Üveys’i tanıyan sahabelerine onun üstün bir şahsiyet olduğunu belirtmiş ve “Yemen’den bir kişi gelecek. Onun adı Üveys’dir. Ümmetimden en hayırlılardandır” buyurmuştur.

Peygamberimizin Üveys’e Verdiği Özel Değer

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), vefatından önce Hazreti Ömer ve Hazreti Ali’ye şu talimatı vermiştir:

“Üveys el-Karani’ye rastlarsanız, benden selâm söyleyin ve dua etmesini isteyin.”

Bu söz, Üveys’in Allah katındaki yüksek derecesini ve Peygamberimiz’in (s.a.v.) ona olan sevgisini göstermektedir.

Tasavvufî Anlayışı

Üveys el-Karani, dünya malına ve şöhrete değer vermeyen, Allah’a tam bir teslimiyet içinde yaşayan bir zattı. İslam tasavvufunda “Üveysîlik” adıyla anılan bir yolun öncüsü kabul edilir. Üveysîlik, manevi bir bağ ve ruhsal bir irtibat yoluyla Allah’a yaklaşmayı ifade eder. Üveys el-Karani, Peygamberimiz’i (s.a.v.) hiç görmediği hâlde ona derin bir sevgi ve bağlılık duymuş, bu sevgi, onun manevî yolculuğunda önemli bir yer tutmuştur.

Üveys’in İbret Dolu Sözleri

Rivayetlere göre Üveys el-Karani, Allah’a yakınlık yolunda büyük bir ihlasa sahipti. Dünya hayatını ve insanları, sadece Allah rızası için severdi. Kendisi şöyle demiştir:

“Allah ile beraber olmayı seçen, insanların övgüsüne ve yergisine değer vermez.”

Ayrıca Üveys’in, daima Allah’ı zikretmek, sabır ve tevekkül içinde yaşamak gibi tasavvufî erdemlerle dolu bir hayat sürdüğü aktarılır.

Üveys el-Karani’nin Şehadeti

Üveys el-Karani’nin son yıllarında Hazreti Ali’nin safında yer alarak Sıffîn Savaşı’na katıldığı ve bu savaşta şehit olduğu rivayet edilmektedir. Şehadeti, onun Allah’a olan sevgisini ve teslimiyetini doruğa çıkaran bir son olarak kabul edilir.

Üveysîlik ve Manevî İrtibat

Tasavvufta “Üveysîlik” diye anılan özel bir hal ve bağ, onun adıyla ilişkilendirilir. Bu bağ, bir müridin, şeyhiyle fiziksel bir temas kurmadan, doğrudan ruhsal bir irtibatla manevi terbiyeye erişmesi anlamına gelir. Üveys el-Karani, Peygamberimiz’i (s.a.v.) görmeden ona manevî bağ ile bağlı olduğu için, bu yolun temsilcisi kabul edilmiştir.

Eserleri ve Mirası

Üveys el-Karani’nin kendi kaleme aldığı eserler bulunmasa da onun sözleri ve hikmetli davranışları, İslam tarihinde büyük bir etki bırakmıştır. Zahidane hayatı ve Allah’a olan derin bağlılığı, İslam’ın manevi boyutunu anlamak isteyenler için bir örnek teşkil etmektedir.

Üveys el-Karani’nin Günümüze Mesajı

Üveys el-Karani’nin hayatı, Allah’a olan samimi bağlılığı ve Peygamberimiz’e (s.a.v.) duyduğu derin sevgiyle Müslümanlara şu mesajı vermektedir:

  • Allah rızası için her türlü zorluğa katlanmak,
  • Anne-babaya karşı sorumluluk bilinci taşımak,
  • Dünya nimetlerine değil, ahirete yönelmek.

Sonuç olarak, Üveys el-Karani’nin hayatı, İslam’ın ahlaki ve manevi boyutunu derinlemesine yaşayan bir insanın nasıl olması gerektiğine dair en güzel örneklerden biridir. Onun hayatı, tüm Müslümanlara tevazu, sabır ve Allah’a teslimiyet yolunda bir rehberdir.

Bir yanıt yazın 0

Your email address will not be published. Required fields are marked *